akdeniz'de, özellikle de doğu akdeniz'de ticaret üstünlüğünü ele geçirmek için venedik'le sürekli çekişmekte olan osmanlı hükümeti, venediklilerin elindeki doğu akdeniz'de önemli bir üs olan kıbrıs adasının rum halkının, venediklilere karşı yardım istemesi üstüne, kıbrıs'ın fethi kararlaştırdı. osmanlı donanması 2.selim'in buyruğuyla sefer hazırlıklarını tamamladı ve lala mustafa paşa'nın komuta ettiği orduyu alarak 15 mayıs 1570'te piyale paşa komutasında ıstanbul'dan ayrıldı. 1 temmuz 1570'te adaya asker çıkarmaya başlayan osmanlılar, 22 temmuz'da lefkoşa'yı kuşatıp 9 eylül'de de ele geçirdiler. baf, limasol ve larnaka kalelerinin de alınmasından sonra adanın en güçlü olan kalesi magosa 18 eylül 1570'te kuşatıldı. osmanlı donanmasının yaptığı bir yanlışlıktan yararlanarak 11 ocak 1571'de denizden yardım alan venedikliler, savunmayı uzatsalar da 1 ağustos 1571'de teslim olmalarıyla kıbrıs'ın fethi tamamlanmış oldu. dört sancağa (lefkoşa, magosa, girne ve baf) bölünen kıbrıs, alanya, ıçel, tarsus ve sis (kozan) sancaklarının da bağlanmasıyla bir eyalete dönüştürüldü.
herkesin türkiye'nin bir parçası gibi gördüğü yer. doğruları yazarsak eğer bayrağından tutun da herşeyiyle bizden farklı ve aksine de parçamız olmayan yerdir. gerek yaşantısıyla gerek insanıyla...
osmanlı'dan önce akdeniz'e hakim olan devletlerin yönetiminde olan adada ortodoks halkı ayrımcılığa maruz kalmıştır. bu da onları küstürmüştür. osmanlı'nın yönetimi ele almasını isteyen daha doğrusu kıbrıs'ı fethetmesini isteyen ortodokslar osmanlı'ya yardım etmişlerdir. 1570-1571 senelerinde 50 bin şehit verilerek alınmıştır. ortodoks rumlar sefer sırasında osmanlı'ya yardım etmişlerdir hatta st. mark 'ın sarayındaki bayrağını indirip yerine osmanlı bayrağını asan da bir rumdur. o dönem kıbrıs'a 5720 tane hane halkı gönderilmiştir. adada kalan türk askerleri ve bu haneler şimdiki kıbrıs türklerinin atalarıdır.
hristiyanların adeta kalesi konumundaki kıbrıs'ın fethi hristiyanları düşmanlık yapmaya itmiştir. rusya'dan ve fransa'dan misyonerler gönderilmiştir.
ve tam o tarihlerde yani 1600lerde kanlı noeli planlamaya başlamışlardı. bunu teklif ettiler ama kabul etmedi dük ³, bu nedenle gerçekleştirilemedi o yıllarda.
osmanlı rusların saldırısına uğradığında denize düşen yılana sarılır mantığıyla ingilizleri geçici olarak kıbrıs'ı verdi. ³ ingilizler ilk iş yönetimi türk memurlardan alıp rum memurlar görevlendirmişlerdir. ingiltere 1. dünya savaşına almanların yanında giren osmanlı'ya tepki olarak kıbrıs'ı tek başına ingiltere'ye ilhak etmiştir.
rumlar da kıbrıs'ın yunanistan'a ilhakı için isyan çıkartmışlardır. isyan zar zor bastırıldıktan sonra dönemin başpiskoposu plebisit hazırlıyor..
-kıbrıs'ın yunanistan'a ilhakını arzu ediyorum.
-kıbrıs'ın yunanistan'a ilhaklına karşıyım.
halkın %90'ı arzu ediyorum'u seçiyor. türkiye de ingiltere de bu plebisiti tanımadıklarını belirtmişlerdir. yunanistan bütün bunların üzerine meseleyi silah zoruyla halletmeye karar veriyor. ve eoka'yı kuruyor.
musluklarından tuzlu su akan genelde 1liralık şeylerin 10liraya satıldığı ayrıca öğrenciler ülkelerine döndüğü zaman esnafın taksicinin ve benzeri tüm kuruluşların kan ağladığı ada..*
bunların yanında ev sahiplerinin kıbrısın sorunlarından olan sinek ve sıcak için alınması gereken eşyaları bir lüks olarak görmesi ayrı bir mesele..**
abd'nin tapusu, türkiye'nin arka bahçesidir. şimdi neden böyle dedim gelgelim gerçeklere. kıbrıs öylesine mükemmel bir coğrafi konumda yer alıyor ki gerek iklim şartları gerekse coğrafi yapının varlığı gelişmiş istihbarat ürünleri ile bölgeyi adeta abluka alkına alıyor.
ada da bulunan ingilizler'e ait yüksek dinleme teknoloji sistemleri ile balkanlar, ortadoğu, kafkaslar ve afrika'da ne olup bittiğini bu adamlar raporlar halinde sunabiliyor. şimdi balkanlar ve kafkaslar da doğal gaz, afrika'da madenler, ortadoğu'da petrol olunca kıbrıs abd'nin tapusu haline geliyor. çünkü abd bu enerji kaynakları sayesinde varlığını sürdürmektedir. bugün kıbrıs diye bir ada olmasaydı ne ırak'a ne afganistan'a operasyon düzenlenebilirdi ne de körfez savaşı gerçekleşmiş olurdu bu sayede abd süper güç haline gelemezdi. bırakın abd'yi kktc'nin olmadığını bile sayarsak insanlar iskenderiye'de balık dahi tutamazdı. çünkü adada bulunan türk askerleri sayesinde türkiye'nin kara suları genişlemiş oluyor ve türkiye'nin güney kısmı güvenliğini kktc'deki askeri birlikten alıyor. işte kıbrıs niçin önemli sorusunun cevabı bu entryde gizli, kıbrıs sorunu ne zaman çözülürse ada tam bağımsız olarak türklerin yönetimine ne zaman geçerse abd ve ingiltere o gün çökecektir.
yüzölçümü 9 251 km2, en yüksek noktası da 1 951 m dir. kuzey kıbrıs türk cumhuriyeti ve güney kıbrıs rum kesimi ile garantör ülke sıfatıyla ingiltere'nin de üslerinin yer aldığı topraklardan oluşmaktadır.
öyle dolmuş otobüs falan yaygın değil. taksi kullanmak zorunda kalıyor insanlar sık sık. taksiler de olabildiğine cep yakıyormuş. daha gitmeden gözümüzü korkuttular, görücez bakalım. detaylı bilgiyi yarın bu saatlerde vermiş olurum heralde. bizden ayrılmayın.
içinde öyle değerler barındırıyor ki, insanın bazen her şeyi bırakıp havasını soluyası geliyor. geride kalanları düşünmeden, peki sonra ne olacak demeden.
içme suyu ve kullanmalık su bakımından çok sıkıntılı olduğu söylenen dört tarafı sularla(!) çevrili bir coğrafya terimi. bağzen gel de
sokullu mehmet paşa'ya sövme amına goyim.
içme suyu ve kullanmalık su bakımından über derecece sıkıntı çeker ada !
ulan bir insan adada yaşayıp da ne derece su sıkıntısı çekebilir demeyin. düşünmeyin. felsefe bile sıçar kalır koşullarına.. küfür edin ve geçin.
dişinizi fırçaladığınız suların tadı iğrenç. tuzlu. ve garip bir kokulu.
içme suyu damacana; en ucuzu 5 tl.
dışarıdan kantinden marketten aldığın 0.5lt su, 1 tl.
iyi akşamlar.
yivri vitin kıbrıs ananı da al git dicem olmayacak o yüzden anan kalsın, sen git; yaşasın ana vatan, forza motherland, homeland rulezz.
hee bi de mümkünse bir daha öpüşmeyelim e mi? hadi öptüm.
kurşunsuz benzinin litresinin 3,5 tl'den satıldığı diyar. alkol desen zaten sudan ucuz. bunların dışındaki her şey ateş pahası burada. hani eğer bir gün yolunuz düşerse bunları bilin diye söylüyorum. ha bir de trafiği soldan işliyor ona alışmak da biraz sıkıntı tabii.