eskişehir, türkiye'nin iç anadolu bölgesinde bulunan bir şehirdir. ortasından porsuk çayı geçen şehir, osmangazi üniversitesi ve anadolu üniversitesi sayesinde bir öğrenci kenti görünümündedir. 2000 yılında yapılan genel nüfus sayımlarına göre toplam nüfusu 706.009'dur.
met helvası, çiğ böreği (kırım tatar mutfağından) ve lületaşı ile meşhurdur. türkiye'de yalnız eskişehir'de çıkarıldığı eskişehir taşı olarak da geçer.
büyükerşen sayesinde bir başka değişip, gelişip, güzelleşen, ara sokaklarına bile tranvayın girdiği, her yerde sanatsal bir mimarinin ve heykellerin bulunduğu, odunpazarı evleri, porsuk çayı, adaları ve gondollarıyle bir başka renkli şehir.
eski adı doylaion'dur. 1080 yılında türkler burayı ele geçirdi. 1175 yılında burasını bizans geri aldı. kılıçarslan bu şehri daha sonra geri alınca, 'ona bizim eski şehrimiz' anlamına gelen eski şehir adını verdi.
adalar ve doktorlar caddesinden meydana geldiği sanılsa da, aslında gezilebilecek bir çok yeri olan, bir öğrencinin okuyabileceği en rahat ve güzel şehir.
şahsımı bir kez daha mutluluktan ağlatan güzel avrupai şehrim. memleketim. yılmaz hoca'nın tekrar büyükşehir belediye başkanı seçildiği kültürlü hemşehrilerimin evi.
m.ö. 14. yy'da hitit'lere merkezlik yapmış 1074'te selçukluların sahip olduğu 1289'da osmanlıların aldığı lületaşı, çibörek ve öğrencisiyle ünlü ıç anadolu şehiri.
yaşamaktan keyif alacağınıza inandığım , herkesin gezip görmesi gereken güzel bir şehirdir. memleketimdir. isminin aksine sürekli yenilenir. başkanımız hocamız büyükerşen ne de olsa.(bkz: zamanı durduran saat).
kütüğümün oraya ait olması şerefine eriştiğim, dünyada içinden akarsu geçen sayılı şehirlerden olan, her türlü sanatsal faaliyete ev sahipliği yapan, başka şehirden gelen herkesin burası avrupa olmuş dediği, merkezleşmesi çok dar bir alanda olduğundan taşıt kullanmaya gerek kalmadan her türlü işinizi halledebildiğiniz, binlerce öğrenciye ev sahipiği yapan ve onları evlerinden daha rahat hissettiren, güzellikleri yaz yaz bitmeyen, bir gelenin bir daha unutamadığı, orada doğup büyüdüğüm halde bok varmış gibi üniversite okumaya neden ankara'ya geldim diye sordurtan, masalsı şehirdir efendim.yüksek lisanstan sonra da dönemiyorum daha doktora var. ondan sonrada bok var püsür var... eee ben ne zaman dönecem eskişehire? çok özledim lan böhüüü...
öğrenci cenneti. es-es dizisinin ardından popülerliği artan, ingilizcedeki "cosy" sıfatını tam olarak karşılayan, kasılırsa bir ucundan bir ucuna yürünebilecek, hoş mekanların olduğu, havacılık denince akla gelen, tramvay ziliyle sürekli olarak karşılaşılabilen ve forbes dergisinin türkiye deki şehirlerin yaşanılabilirliği sıralamasında 2. olan yer. 2 senedir burdayım ama seçim zamanı gördüğüm broşürlerde "before-after" tarzı resimlerde evrimin kanıtı olabilecek bir yer. büyükerşen i takdir etmek lazım.
her şeyiyle ayrı bi güzel şehir. güneşi bi güzel, karı bi güzel, rüzgarı, soğuğu...ulaşım kolaylığı, yaşam elverişliliği yönünden küçük, bütün güzellikleri içinde barındırmasıyla, ne ararsanız bulabilmenizle kocaman şehir. kış aylarında oldukça kalabalık özellikle geceleri tramvayın çarşı durağından üniversitelerin duraklarına gidecekseniz bırakın tarmvayda yer bulmayı tramvay durağına girebilmek bile mesele. özelikle akşam vakitleri yaş ortalaması kesinlikle 22 nin üstüne çıkmıyor. her yerde öğrenciler kıpır kıpır. şehrin tam göbeğinde 20 000 kişilik heybetiyle ve muhteşem taraftarıyla eskişehir atatürk stadyumu. kızılcıklı , nefer gibi fanatizmin doruklarındaki taraftar grupları onlara her anlamda eşlik eden açık tribün ve birbirinden güzel kırmızı şimşekler tezahüratları...büyükşehir belediyesinin bitmek tükenmek bilmeyen faaliyetleri, caddelerinde yürürken iliklerde hissedilen huzur...gidilesi yaşanılası şehir bir tutkudur eskişehir.